Askerlik Savaş Fıkraları

Askerlik Savaş Fıkraları Arşivi

Bölük komutanı, İstanbullu Bitirim Celal'i derse kaldırdı:

- Vatan neye derler?

- Komutanım, vatan, anamızdır.

- Bir tarifi vardı, onu istiyorum.

Bitirim Celal kıvıramadı, "vatan anamızdır" demekte diretti. Yüzbaşı onu oturtup Memo'yu kaldırdı:

- Sen söyle bakalım, vatan neye derler?

Memo yutkundu, zorlandı... Sonra kaşıyla gözüle Celal'i işaret etti:

- Voten, bizim Bitirim Celal'in anasidir komitanim!"

Nuriş

 

Temel günün birinde askere gitmiş. Paraşütçülük görevi yapıyormuş. Gece rahmetli annesini rüyasında görmüş. Annesi rüyasında yarın paraşütten atlama paraşütün açılmayacak demiş. Yarın sabah helikoptere binmişler. Herkes atlamış Temel ve komutan kalmış. Komutan atla demiş atlamamış atla demiş atlamamış. Komutan niye atlamıyorsun deyince gece annemi gördüm atlama dedi demiş komutan o zaman paraşütleri değişelim demiş paraşütü değiştirmişler. önce Temel atlamış paraşüt açılmış. Komutanı atlayınca açılmamış. Komutanı Temel'in yanından hızlıca geçmiş. Temel sormuş:
- Komutanım nereye gidiyorsun demiş. Komutanı;
- Ananın yanına gidiyom ananın yanına demiş

Deniz

 

Bir gün Temel askerdeymiş komutanları hepsini sıraya dizmiş ve yanına sıradaki askeri çağırmış komutan sormuş;
- Adın ne?
- Ahmet
- Soyadın ne?
- Çakır
- Nerelisin?
- Urfa
Komutan bir tokat atmış ve tekrar sormuş;
- Nerelisin?
- Urfa, demiş. Komutan yine sormuş.
- Nerelisin? Bu sefer aklına gelmiş.
- Şanlıurfa, demiş ve yanına Temel'i çağırmış? Demiş ki adın ne? Temel Soyadın karagül nerelisin demiş komutan tokat atmasın diye ŞanlıTrabzon demiş

fıkraoku.com

 

Manevra varmış.Mehmet elde tüfek yerde yatıyormuş Komutan gelip sormuş

-Düşman önden gelirse ne yaparsın?

Mehmet cevaplamış

Şu yandan, bu yandan, arkadan gelirse, diye tekrar sormuş komutan Mehmet bunları da cevaplamış

Komutan en sonunda

-Ya düşman tepeden gelirse? deyince.

-Bu memleketin tek askeri ben miyim komutanım?

alis

 

Yüzbaşının çok sevdiği ve güvendiği Onbaşı Mehmet'in cezalandırdığı er, yüzbaşının karşısında:

- Komutanım benim bir şıkayetim var.

- Söyle.

- Mehmet onbaşı beni döğdi.

- Git, ben onun cezasını veririm.

- Ama yüzbaşım; hem döğdi, hem söğdi.

- Anladım, git cezasını veririm.

- Anama babama laf etti.

- Git cezasını veririz dedik ya.

- Benim anam da yohtur, babam da yohtur.

- Allah rahmet eylesin. Benim de öyle. Sen git anladım.

- Ama yüzbaşım, Mehmet onbaşı benim anama da laf etti, babama da laf etti. Anam da yohtur, babam da yohtur. Anam da sensin, babam da sensin.

Yüzbaşı:

- Derhal koş; çağır Mehmet Onbaşı'yı buraya! dedi.

leyla

 

Bir uçak yolculuğunda hosteslerden biri, ön taraftan yolculara seslenir:

- Sayın yolcularımız uçağımızda ani bir elektrik arızası meydana geldi. İçinizde elektrikten anlayan biri var mı acaba?

Orta sıralarda, arka arkaya oturan iki yolcu el kaldırır. Hostes; arkadaki yolcuyu pilot kabinine davet eder. Adam arızayı hemen bulup giderir.

Aradan beş on dakika geçer aynı hostes yine aynı yerde görünür. Sayın yolcularımız uçağımızda ani bir hidrolik arızası meydana geldi, içinizde hidrolikten anlayan biri var mı acaba?

Orta sıralardan yine iki kişi el kaldırır; Biri daha önce elektrik arızası olunca elektrikten anlayanlar sorulduğunda da el kaldıran kişidir. Diğeri de başka biri. Hostes; daha önce elektrik arızasını gideren değil de, öteki el kaldıranı davet eder. Bu tür değişik arıza olayları; birkaç kere daha devam eder.

Hostes; belirttiği konularda yardımcı olabilecekleri sorulduğunda her seferinde orta sıradaki adam; ben anlarım anlamında elini kaldırır. Ancak, hostes diğer arızaları için yardıma devamlı el kaldıran kişi dışında başkalarını çağırır. Son bir arıza duyurusunda; aynı kişi tekrar el kaldırınca hostes dayanamaz ve adamın yanına gider;

- Beyefendi der Hangi arızayı söylesem, el kaldıranlardan biri hep siz oluyorsunuz sizin mesleğiniz nedir? Adam yanıt verir:

-Subayım.

fıkraoku.com

 

İkinci Dünya Savaşının iyice kızıştığı günlerdi. Karısından mektup aldı.
Eşi:

- İzlanda'da eli iş tutar erkek kalmadı. Hepsi askere gitti. Ne yapayım kocacığım, artık bahçeyi kendim belleyeceğim.

Derhal cevap yazdı.

- Sakın ha, bahçeyi kazayım filan deme, silahlar orada gömülü.
Savaşta mektuplar açılıp incelendiği için, bir manga asker gelip evin bahçesinde kazmadık yer bırakmadılar. Adam bir hafta sonra karısına gönderdiği mektupta:
- Sanırım bahçe iyice bellendi... Sebzeleri hemen ek karıcığım, diyordu.

fıkraoku.com

 

İki asker çadırda uyuyorlardı.
Birden bir gürültüyle yerlerinden fırladılar. Biri diğerine sordu;

- Bomba mıydı, yoksa gök gürültüsü mü?

- Bombaydı galiba.

- Aman çok şükür. Gök gürültüsünden ödüm patlar da...

sinem

 

2. Dünya Savaşı sırasında Rus orduları geri çekiliyormuş. Ve Rus generali durumu kurtarmak için askerleri teşvik etmeye karar vermiş. Getirilen her ölü nazi için 10 ruble vaat etmiş. Çatışmalardan sonra kimi 1, kimi 3 ceset getirmiş ve paralarını nakit olarak almışlar. Bir ara bir Yahudi asker, bir vagonu sürükleyerek getirmiş. Vagonun kapısını açmış, içerisi ceset doluymuş. General bunu görünce şaşırmış ve askeri kenara çekerek şöyle demiş:
- Asker, anlarsın ya bütçemiz zayıf, haydi ben sana ceset başı 7.50 ruble vereyim. Asker:
- Olmaz, zaten bana geliş fiyatı 8.30 ruble, demiş.

Ercan

 

İkinci dünya savaşı sırasında bir İngiliz Almanya üzerinde düşürülür. Almanlar bunu esir alırlar fakat İngiliz'in bir bacağı ve iki kolu kangren olmuştur. Almanlar ilk önce bacağı keserler ve İngiliz Almanlardan bu bacağı ana vatanı olan İngiltere'ye atmalarını ister. Almanlar da atar. Sonra İngiliz'in kolu kesilir, İngiliz yine aynı dilekte bulunur ve Almanlar da yerine getirir. Bu sefer de Almanlar öteki kolu keserler. İngiliz her zamanki gibi Almanlardan kolu ana vatanına atmalarını ister fakat Almanlar "OLMAZ!" derler, İngiliz nedenini sorunca şöyle cevaplarlar:
"SEN GALİBA KAÇMAYA ÇALIŞIYORSUN!"

semih

 

Fıkra Ekleyin

Komik Fıkralar Ana Sayfa

Diğer Askerlik Savaş Fıkraları:

İlk Sayfa ...34[5]67... Son Sayfa

Askerlik Savaş Fıkraları Arşivi